|
3
/ 5 |
|
Rüstem
Paşa Camii (1561), 16. yüzyılın ikinci yarısında çini sanatına kaynak
olacak bütün desenlerin sergilendiği, mihrapların, duvarların, payelerin
tümüyle çinilerle kaplandığı gösterişli bir yapıdır.
İstanbul Kadırga'da Sokullu Mehmet Paşa Camii (1571), çini süslemelerin
kubbenin pandantifli geçiş kısmında, pencere alınlıklarında, mermer
mihrabın çevresinde duvarda ve minberin külahında yer alması ile
mimariyi ezmeyen başarılı bir düzenlemeye sahiptir. Bunun yanında,
İstanbul Piyale Paşa Camii'nin (1573) çinili mihrabının süslemeleri,
dönemin kumaş desenleri ile olan benzerliği sergiler.
Edirne Selimiye Camii'nin (1569-75) çinileri, 1572 tarihli fermanlardan
anlaşıldığı gibi,iznik'e özel olarak sipariş edilmiştir. Bu yapı,
çini süslemenin mimari ile bağdaşan, mimari üstünlüğü ezmeyen bilinçli
yerleştirilişini en başarılı bir biçimde ortaya koyar. Mihrap duvarı,
minber köşkü duvarı, galerileri taşıyan kemerlerin köşelikleri,
pencere alınlıkları ve özellikle de hünkar mahfili, dönemin en kaliteli
çinileri ile kaplıdır. Hünkar mahfilinde ki çiniler, 16. yüzyılın
ikinci yarısında varılan üstünlüğü, bahar açmış ağaçlar ve elma
ağaçları ile taçlandırır.
Üsküdar'da Atik Valide Camii (1583) mihrap duvarının iki yanında
yükselen çini panolar, vazodan taşan çeşitli çiçekler ve bahar açmış
ağaçları ile 17. yüzyıl çini sanatına kaynak olacak güçtedir.
Çini sanatında, 17. yüzyılın ilk yarısından itibaren teknik açıdan
bir duraklama ve gerileme başlar. Mercan kırmızısı kahverengiye
dönüşür, öteki renkler solar, sır altında akmalar görülür. Sır parlaklığını
yitirir, çatlaklar belirir, beyaz zemin de kirli ve benekli bir
görünüm kazanır. Desenler ise bir süre daha eski güçlerini korumakla
birlikte, gittikçe inceliklerini yitirir ve donuklaşırlar. Sağlam
siyah dış çizgilerin yerini de ince mavi bir renk alır.
İstanbul
Sultan Ahmed Camii (1609-17), Türk çini sanatının en parlak dönemine
ait örneklerin toplandığı son büyük yapıdır. Bu yapıda kayıtlara
göre, 21043 çini kullanılmıştır. Özellikle üst kat mahfillerinin
duvarlarını kaplayan çini panolardan görülen bahar açmış ağaçlar,
asma dalları sarılmış servi ağaçları, üzüm salkımları, lale, sümbül,
karanfil demetleri, Çin bulutları ile kuşatılmış iri şakayıklar
ve sembolik üç top desenleri, yıldızlı geometri geçmeler gibi çok
farklı motiflerin ayrı ayrı panolar halinde bir araya getirilmiş
olması, bunların toplanmış çiniler olduğu kanısını uyandırmaktadır.
Bu yapıda, 16. yüzyıl ikinci yarısı ve 17. yüzyıl başı ıznik ve
Kütahya çinileri bir arada kullanılmıştır.
Topkapı Sarayı'nın çinileri, Osmanlı çini sanatının tüm dönemlerini
toplu olarak gözler önüne serer. Fatih Sultan Mehmed tarafından
yaptırılan, ıimdi Arkeoloji Müzeleri bahçesinde yer alan Çinili
Köık (1472), mozaik çini sanatının ilk Osmanlı dönemindeki üslup
gelişimini yeni kompozisyon ve renklerle gözler önüne seren anıtsal
bir yapıdır. Gösterişli bir eyvan biçiminde dışarıya açılan giriş
kısmında, geometrik kompozisyonlar, iri kufî ve sülüs yazılar, etkiyi
arttırmaktadır. Topkapı Sarayı Arz Odası'nın cephesindeki renkli
sır tekniğinde yapılmış çiniler ise, 16. yüzyıl başındaki örneklerin
özelliğini taşır.
|
3
/ 5 |
|
|