|
|
|
|
5
/ 9 |
|
Fatih'in Doğu Politikası
Karadeniz Politikası: Osmanlılar, Anadolu'nun
büyük bir kısmını hâkimiyetleri altına almalarına rağmen kuzeyde,
Karadeniz kıyısındaki bazı yerler Trabzon Rumları, Cenevizliler
ve Candaroğullarının elinde bulunuyordu. Anadolu Türk birliğinin
sağlanması ve ticaret güvenliği açısından bu bölgelerin ele geçirilmesi
şarttı. İşte bu sebeplerle, Fatih karadan ve denizden kuvvetlerini
harekete geçirdi. 1461 yılında Cenevizlilerin elindeki önemli bir
üs olan Amasra teslim olmak zorunda kaldı. Seferin kendisine karşı
yapıldığını sanan Candaroğlu İsmail Bey, Kastamonu'yu terk ederek
Sinop'a çekildi. Bursa'ya dönerek birliklerini takviye eden Fatih,
Trabzon seferine çıkarken, Sinop da dahil Candaroğullarının topraklarını
savaşmaksızın ele geçirdi. Fatih'in asıl amacı 1204 yılında Lâtinlerin
İstanbul'u işgal etmesi üzerine Bizans hanedanına mensup Komnenlerin
ayrı bir devlet oluşturdukları Trabzon idi. Osmanlılara vergi vermeyi
kabul eden Trabzon Rumları bir taraftan Fatih'in rakibi olan Uzun
Hasan ile ittifak içine girmişti. Nihayet Fatih, karadan birliklerini
Trabzon'a gönderirken, bir donanma da Sinop'tan kalkarak bölgeye
yöneldi. Bu sırada Uzun Hasan'ın Osmanlı ordusunu arkadan çevirebileceği
ihtimaline karşı Fatih, ordusunu Sivas'ın güneyinden Yassıçemen'e
çevirdi. Uzun Hasan'ın annesi Sara Hatun'un ricası üzerine Akkoyunlularla
bir anlaşma yapıldı. Anlaşmaya göre Akkoyunlular, Trabzon Rumlarına
yardım etmemeyi vaat etmişlerdir. Anlaşmanın akabinde kara ve denizden
Trabzon yeniden kuşatıldı. Çaresiz kalan Trabzon Hâkimi David Komnen
şehri teslim etmeyi kabul etti (26 Ekim 1461). Böylece 258 yıl devam
eden Trabzon Rum İmparatorluğu da tarihe karışmış oldu.
Karadeniz'in Anadolu kıyılarını tamamen hâkimiyetine alan Fatih'in
bundan sonraki hedefi, önemli ticaret limanları olan Ceneviz kolonilerini
ortadan kaldırarak, Karadeniz'i tam bir Türk gölü yapmak idi.
Gedik Ahmet Paşa komutasındaki donanma 1475
yılında Kefe, Azak ve Menkup iskele ve kalelerini ele geçirdi. Böylece
Osmanlılar, Altınorda Hanlığı'nın zayıflamasıyla ortaya çıkan Kırım
Hanlığı ile komşu oldu. Azak Kalesi'nin düşürülmesi sonucunda bazı
Cenevizliler ile birlikte Kırım hanlarından Mengli Giray Han da
esir edilmişti. Mengli Giray Han'ın İstanbul'a getirilmesiyle Kırım
Hanlığı Osmanlı hâkimiyetine girmiş oldu. (1478). Kırım hanları
350 yıl boyunca Osmanlıların batıya karşı en güçlü müttefikleri
olarak hizmet vermişlerdir.Anadolu'da Türk Birliğinin Gerçekleşmesi;
Osmanlıların kuruluş devrinden beri en ciddî rakipleri durumundaki
Karamanoğulları, Fatih'in politikalarına karşı, Akkoyunlu ve Memlûklu
devletlerinin desteğini sağladığı gibi, Venediklilerle de bir ittifak
kurmakta sakınca görmemişlerdi. Bu düşmanca tavır üzerine Fatih
1466 yılında Karamanoğulları üzerine yürümeye karar verdi. Beylik
topraklarının büyük kısmı Osmanlıların eline geçmesine rağmen Fatih,
Larende ve Silifke yörelerine çekilen Karamanoğullarına karşı mücadeleyi,
Otlukbeli Savaşı'nın sonrasında da sürdürmüştür. Fakat Karaman Beyi
Kasım'ın ölümünden sonra (1483) beylik tamamen oradan kalkmış olacaktır.
Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan, 1467 yılında Karakoyunlu topraklarına
sahip olunca Osmanlılar aleyhine hâkimiyetini genişletmeye başlamıştı.
Anadolu birliği yönündeki bu tehlike üzerine Fatih, 1473'te harekete
geçti. Otlukbeli mevkiinde yapılan savaşta Osmanlılar büyük bir
zafer kazandılar. Artık Akkoyunlular Osmanlılar için bir tehlike
olmaktan çıkmıştı.
|
5
/ 9 |
|
|
|